"Çalışmamızda kekemelikten kurtulan ön ergenlerin, frontotemporal bölgeleri ve korteksin sensorimotor alanlarını birbirine bağlayan daha zayıf mikroyapı (yani, azaltılmış bağlantı) geliştirebileceğini düşünüyoruz. Bu çalışma kesitsel olduğundan yönlülük ima edilemez ve bu farklılıklar kekemeliğin bir nedeni veya sonucu olabilir. Bu bölgeler konuşma motor kontrolüne ve işitsel geri bildirime dahil olduğu bilinmektedir ve sonunda kekemeden kurtulmuş olan ergenlik öncesi ergenlerde konuşmanın etkisizliğinde rol oynayabilirdi Ayrıca, hipotezimizin aksine kekemeliğin toparlanmasının gri madde yapılarında değil, sadece beyaz madde yapısındaki değişikliklerle ilişkili olması mümkündür. Başka bir olasılık, çocuklukta kekemeliğin iyileşmesine dinamik bir nöral süreç eşlik edebilir. Örneğin kekemeliğe bağlı yapısal anormallikler, çocuğun remisyon yaşadığı süre boyunca kekemeliğin yanı sıra kaybolabilir. Beynin plastik doğasına, öğrenme sonrası, müzik eğitimi ve motor beceri pratiği dahil olmak üzere çeşitli örnekler vardır ( Bengtsson ve ark., 2005 , Scholz ve ark., 2009 , Zatorre ve ark., 2012). Önemli olarak, bir çocuk ayrıca beyinde fonksiyonel, ancak yapısal olmayan yeniden yapılanmanın eşlik ettiği kekemelik remisyonu yaşayabilir. Bu daha sonra beyindeki kararlı morfolojik bir fark olarak ortaya çıkabilir. Son olarak, bu çalışmanın sadece ergenlik öncesi çocukları içerdiği düşünüldüğünde, (mikro-) yapısal nöroanatomi bu genel popülasyonda daha önceki çalışmalarda bulunanlara göre farklı olabilir. Bulgularımıza dayanarak, kalıcı kekemelik sadece gri madde açığı ile ilişkili olabilir ve hipotezimizin aksine, beyaz cevher mikro yapıları ile ilişkili olmayabilir."