GİRİŞ
Tekrardan hepinize merhaba arkadaşlar. Bugünkü videomuzun konusu TheRedPill, PUA Artisler, maskülülenistler, ve erkek adamcılar gibi birçok oluşum platformlarının; ne gibi sistematik dolandırıcılıklar veya ticaretvari işler yaptığını uzun zamandan beri takip eden biri olarak size anlatmak istiyorum.  Türkiye de bu gibi oluşumlar  uzun zamandan beri giderek daha fazla hortladığını gördüm. Bu gibi platformlar, bütün sosyal medyanın hemen hemen her yerinde iş yapmaya çalışmakta. 
SJW, LGBT, FEMİNAZİ gibi oluşmların şikayetine maruz kaldığımız yetmiyormuş gibi bir de başımıza, ''BEDEN ÖĞRETMENİ'' kesilen bu gibi şahısların başka platformlarda da bize bilip bilmeden salladığını birçok kez yazılarında ve söyleşilerinde rastladık.
Öncelikle, bu kişilerin teolerinden, yani Kırmız Haptan, maskülenlikten neyi amaçladığından ve kendilerinin söylemiş olduğu hayatı en iyi şekilde yaşamaya çalışmak felsefesi tam olarak nedir. Kısaca bunlardan bahsetmek gerekiyor, önce anlamlarından sonra da bu platformun sahipleri ve adminleri tam olarak bu kuramı hangi varsayım olarak kullanıyor onları açıklayayım.
Şimdi ilk önce bu PUA yani pikap artistlerinden başlayalım. Bu pikap artistlerinin amacı, ''Oyun ve manipilasyon yalan ve kandırmaca sanatı ile, karşı cinsteki kişileri kandırıp yatağa atmaktan öteye geçmiyor.'' Yani kendileri her ne kadar derin felsefe konularını ağızlarına alıp geveleselerde konuyu detaylandırsalar da işin özeti ve sonucu burada bitmekte. Bunların ilk amacı kendilerini,yani siz müşterilerine, yüksekten göstererek kendisinin bir “pussy gurmesi” olduğuna ikna edip hemen hemen her kadın konusunda başarı elde edebileceğini ve ettiğini bir şekilde size göstermeye ve anlatmaya çalışıyorlar. Yani kendileri profesyonel, sizi de çaylak yerine koyup, sizin aklınıza bir kere bu delüzyonu sağlamlaştırarak: ''Bende kesinlikle işe yarıyor, ben böyle profesyonelleştim, şimdi size de kendi tecrübelerimi ve deneyimlerimi anlatacağım sizde de benzer şekilde işe yaracak'' düşüncesini bir kere karşısındaki müşteriye bunları anlatarak “sözde” güven sağlıyor. Tabi ki bunu izleyen kendisinin farkında olmayan inceller de var. Onun dışında  normie dediğimiz, teori öncesi ilişki konusunda başarı sağlamış, ama PUA gibi “üstat” olamamış, bir kere işin tadına vardıktan sonra defalarca kez bunu uygulayarak hedonizmin köpeği olabilecek kişiler de aralarında mevcut.  Öncelikle, bunu izleyen ve ilişki konusunda başarı elde etmiş kişiler, bu taktiklerin bir çoğunu yapmaya kalktıklarında kesintiz bir şekilde işe yaradığını, PUA taktiklerinin sonuç verdiğini ve motive edici olduğunu da sosyal medyada hep dile getirirler. Ama işin gerçek kısmı ise öyle değil.
Bu gibi sahte umutlar yayan kişilerin zaten bir numaralı uzman olduğu konu ''MANÜPİLASYON VE YALAN'' Bu manipilasyon ve yalanda uzmanlaşmış olan kişiler neden sizleri düşünüp durduk yere sizlerin bir anda hemen hemen her kadınla birlikte olmak istediğinizi fırsatlaştırsın ki ? Yani kim böyle bir şeye durduk yere yapmaya çalışır? Bir düşünün bakalım. Hangi insan sizin uçkurunuzu düşünüp böyle beleşten fikirleri verip de sonrasında size kesin olarak bir şeyleri kazanmanızı ister. Elbette ki çıkarları var. Yüzlerce binlerce site ve makale yayınlıyorlar tabiki de para karşılığı. İlk baş size ücretsiz müthiş bilgiler verdiklerinden bahsedecekler, sonra da sizi ağa taktıktan sonra, saçma sapan bilgilerle dolu kitaplarından desteklerinden bahsedecekler. Eğer sevgili konusunda zaten önceden başarılı bireyler gidip de bu kitapları denerse bunları işe yaraması tabiki de kaçınılmaz. Çünkü bu kişiler zaten başarılılar, zaten daha önceden yapmışlar. Yani bunlar zaten cinsel pazar değeri ortalama veya ortalama üstü kişiler. Ama ekran başında bunları izleyip, bu yazıları okuyup da gaza gelen, ümit besleyen yığınla kendisinin farkında olmayan incel arkadaşlarımız bulunmakta. Eğer gerçekten onların sizleri düşündüğünüzü var sayıyorsanız gerçekten yanılıyorsunuz. Onlar sizi değil cebinizin içinde ki paraları düşünüyorlar. Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin deniliyor, sosyal mecra üzerindeki mehmet abinin, ahmet abinin sizlerin iyiliğini falan düşündükleri yok, kendiniz kandırmayın.
Şimdi gelelim Kırmızı hap teorisine. Kırmızı hap’a incellerin düşman olduğu gibi bir durum ortada yok. Yani iddia ettikleri gibi ergence tavırlar sergileyerek anti-kırmızı hap diye bir oluşum üzerinden hareket etmiyoruz. Kırmızı hapın anlamı, kendini her anlamda geliştirmeye çalışarak SMV'ni daha demin bahsetmiş olduğum cinsel pazar değerini her konuda olabildiğince yükseltmek, mental sağlığını iyileştirmek veya korumak, biraz da üzerine oyun teorisi ve yalan söyleme sanatı ile karşı cinsi elde etme amacı taşıyor. Bu, benim kendi gözlemlerime dayanarak yapmış olduğum tanım, tabi kırmızı hapçı arkadaşlar bu teoriyi hayat amacı edindikleri için bunları daha farklı şekilde de yorumlayabilir. Kırmızı hapın Siyah hapla örtüştüğü bir çok araştırmada hem fikir olduğu yanları var. Mesela ikisi de kadınların tüm yaşamları boyunca bir kişiye bağlı olmaktan hoşlanmadığını gizli bir gerçek olarak söylüyorlar. Aynı zamanda hipergami muhabbeti de iki kuramda da geçiyor. Ama kırmızı hap biraz pembe rüyada yaşıyor. Yani geçenlerde gördüm Twitter üzerinden 25 yaşındaki bir adama ''Daha senin için geç değil halan çok gençsin sevgili edinmek için zamanın var'' diyorlardı. Yani adam bastonla yürüme yaşına gelse bile halen geç değil derler. Ve bunu da her zaman söylerim, genç yaşlarda ilişki yaşayamayan bizim gibi incel bireyler için sürekli ''Betabuxx veya Statümaxx'' yapmamızı istiyorlar. Yani bizim dişimizle tırnağımızla mahvolan hayatımızla, bozulmuş mental sağlığımızla kazandığımız emeği gidip de, kendisi gençlik zamanlarında yataktan yatağa gezen bir foide harcamamızı ve o şekilde başarılı olacağımızı bizlere öneriyorlar. Yani inceller için tek çıkış yolunun bu olduğunu düşünüyorlar, ve ağızlarından ''kendinizi geliştirin'' lafını düşürmüyorlar. Yani zaten hayatın en güzel, en dinamik yılları olan bu gençlik yıllarınızı yaşayamadıktan sonra ne anlamı var ki sonradan gelen mutluluğun. Bazı insanlar işte bunları kaldıramıyorlar. 
Peki gelelim şimdi bu felsefenin en aktif savunucuları olan erkek adamcılara. Demiştim ya bize sürekli bir yerlerde laf sokuşturan birileri var diye. Heh işte onlar bu kitleler. Bir abileri var başlarında, bir ortamları var ki, siyah hap ile ilgili bir şeyden bahsedecek olursan ama ha diyim hemen sizi o ortamdan kalıcı olarak uzaklaştırırlar. Yani bizim ortamımızda kırmızı haptan filan bahsedip, bunların amaçlarını söyleyip konuşup muhabbet ettiğimiz çok olur. Bizde denemeyin diye çünkü bir şey söylenmiyor. Yani hayatınızda bir çok konuda istediğiniz kadar deneyin diyoruz hatta. Yani kendileri bize incellerin ortamı için ''yengeç sepeti'' diyorlar. Ama bizim kimseyi tutup aşağıya çektiğimiz filan yok. Tam tersi, hayatında olumsuz giden şeylerin bir nedeni olduğu ve bu nedeni yıkmak için gerekliliklerin olduğunu vurguluyoruz. Ayrıca yaşı küçük, gerçekten genç olan kişileri ise yanımıza almıyoruz. Treni gerçekten kaçırmış insanlar var bizim ortamımızda. Ne kadar farklı denemelerde bulunmasına rağmen bir türlü bu nedeni parçalayamayan insanların ortamı bizimki. Ama onlar siyah hapın, kendi ticaretlerine ekmeklerine taş koyduğu için, bu gibi araştırma yapan akımları kendilerine taraf çekmiyorlar. Bu yüzden kendi akımlarını çürüten her ne var ise, kattiyen aralarında barındırmıyorlar. Tabi ki bunu başlarında ki ağa beylerinin emriyle yerine getiriyorlar. Tabi bunların başlarında ki yancılar ise, böyle yayınlar yaparak, işte insanların güvenlerini bir şekilde elde etmek için yaşam koçu, psikolog falan getirtiyorlar. Bunların tamamen hepsi ticari odaklı hamleler. Yani bir psikolog, ''KADINI YATAĞA ATMA SANATI'' diye kitap failiyeti yürüten bir grubun destekçisi neden olsun ki ? Tabi ki de bunu başaramayan sıkıntı çeken kişileri düzeltecekmiş gibi yapmaya çalışıp para kazanmak için. Ya bir psikolog düşünün, adama gelip bizim gibi hayatın çelmesini yiyen genç çocuklara ''UMUTSUZ VAKA'' diyor, belli ki bir özel üniversitede okuyup iki kişisel gelişim kitabı ile mezun olup, bu tür akımlardan para kazanabileceğini düşünme amacı ile bu lafları söylüyor. Yani afedersin ama sen tıp mı okudun da böyle bir kanıya varıp bunu söyleyebiliyorsun. Daha tıpçılar, psikiyatristler bile henüz bir kanıya varamamış.  
Halen televizyonlarda var mı bilmiyorum ama, hani bazı uygunsuz reklamlar vardır ya ''İşte cinsel performans arttırıcı bilmem ne gergedanı'' Alın yengemiz de memnun olsun diye böyle bir çok rezil türk kanallarını işgal edip sabah akşam farklı frekanslardan reklam yapan tanıtımcılar vardı. Ben bizim erkek adamcı abileri tam olarak bunlara benzetiyorum. Sitelerinde, sosyal medyalarında, bir de whatsapp mesajlarını yerleştirmişler, “alan herkes memnun çok güzel kadın tavlayabiliyor, ilişki konusunda sıkıntı çekmiyor artık” diye. Yani bunu gören adam veya genç sormaz mı “aga bu nedir?” diye.
Lafı çok dolandırmaya gerek yok. En çok merak edilen konulardan biri, bu platformların arkasında kimlerin olduğu ? Kim bu insanlar ? Bu insanların vasıfları nelerdir ? Eğitimleri nedir ? Tezleri var mı ? Üniversite öğretim üyesi filan mı bunlar ? Bu insanlar kitap satıp, işte para karşılığı seminer verip, bir de işe yaramaz 2 yıllık 4 yıllık psikologluk okuyup, bir kaç tane kişisel gelişim kitabı okumaktan öteye gidemeyen şahısları çıkartıp, neyi amaçlıyorlar ? Neyi planlıyorlar ?  Arkadaşlar, bu kişilerin yani puacıların, kırmızı hapçıların, erkek adamcıların yaptığı şey az daha gözünüzü açarsanız, tamamen ticaretvari olduğunu göreceksiniz. Nasıl ki OnlyFans'da kadınlar kendi bedenlerini kullanıp, bizim gibi saf insanları sömüyorlarlarsa, bu erkeklerin de yaptıkları şey sizi çiftlikbank türevi bir kumara ya da Ponzi sistemine götürmektedir. Burada tek kazanan ana satışı başlatan kişilerdir. Tıpkı Avrupalıların Afrika'daki sömürgelerinin ellerine İncil'i verip kendilerinin onların topraklarını, yeraltı kaynakları işgal etmesi gibi PUA tayfası da sizin duygularınızı suistimal ettiği gibi paranızı, vaktinizi israf edip size boş bir umut satmaktadırlar.
Çıkardıkları "örnek" kişiler kendi tanıdıkları olan iyi dış görünüşe sahip kişileri çıkartıp mahkemeye sunulmuş zorlama kanıt gibi Adnan Oktar cemiyetindeki ana elemanların örgüte kazandırma stratejisini uygulamaktadırlar. Bunu "kadınların gerçek yüzünü sunuyoruz, sizi bu tehlikeden koruyacak yöntemleri biliyoruz" şeklinde sloganlar ve reklamlar ile gerçekleştiriyorlar. Böylece bu sahte umut ile daha çok insan bu çembere girip para yatırmaya başlıyor ve bu ana kişinin reklamı yayılıyor.
Genelde bu ana kişiler gerçek kimliklerini,mesleklerini,ulaşım ve iletişim bilgilerini gizlerler.Çünkü yaptıkları bu iş dolandırıcılıktan ibarettir.Parayla tutulmuş yüksek meslek sahibi kişilerin varlığı bu kişilerin haklı olduğunu göstermez. Bu "taktikleri" deneyenlerin amerikada avrupada çirkin olmasından dolayı tutuklandığını,toplumsal lince maruz kaldığını birçok haber aracılığı ile gözlemlemekteyiz. Bunların fikirlerini yüceltmek ve bu delüzyon zincirine katılmak, aynı zamanda kadınlara ek değer kazandırarak kadınların yaptıkları bu yanlışları "doğa" adı altında normalleştirmeye çalışmak da apayrı bir adaletsizliğe destek verme durumudur.
Hipergaminin bu kadar tavan yaptığı, şuanda bulunduğumuz en kötü yüzyıl dolayısıyla ciddi şekilde bozulan adalet düzeninde yapılacak her bir yanlış hamle biz erkekleri daha da geriye, felakete götürmektedir. Sadece erkekler değil aynı zamanda aile kurumuna balta vurup çocukların sağlıklı aile hayat sürmesine de engel olup gelecekte suça meyilli şahıların artmasına yol açacaktır
Dalgaya alınarak bu sorunların küçümsenmesi gelecekte yaşanabilecek ciddi olası katliamların kapısını açabilir
Tarihi kaynakları gözlemlediğimizde en çok bu tarz olayların devletlerin ve toplumların yıkılmasında önemli bir faktör olduğunu gözlemlemekteyiz. Nietzche(Niçe), Arthur Schopenhauer(Artur Şopenhaur) gibi birçok gerçeğin farkına varmış filozofların, kadınların bu kötü ve acımasız eğilimlerinden bahsetmeleri sebebiyle bu yazılar gizlenmiş ve hala daha üzeri örtülmektedir


Son olarak şunu söylemek istiyorum. Bu gibi insanların gerçek adı ne yaptıkları bilinmemektedir. Ne işle meşguller ne yapıyorlar, hayattaki başarıları nedir, ortada herhangi bir şey bilinmiyor. İşte bu kitapların kaynaklarının bir çoğunu sözde kendi yaşamış olduğu tercrübeler ile yazmışlar, insanlara faydası olacakmış. Allah aşkına başkasının hayat başarısının diğer bir insandan beklemek ve bunun işe yarayacağını düşünmek saçmalıktan öteye geçmez. Bu kitaplara tonla para vermek asıl acizliktir. Düşünsenize bir kız sizin bu kitapları alıp onu tavlamaya çalıştığından haberdar oluyor. Yani daha kötü duruma, ezik duruma düşersiniz. Dediğim gibi bu kitlelerin arasında çokça incel arkadaşlar bulunmakta. Benim bunlara önerim, bunların yanlarında etraflarında çok fazla takılmamaları. Daha fazla üzülüp daha fazla hezimete uğrayacaklar. Zor olanı yapın ve kendinizi kandırmayın gerçeği görün.